Oğlumuzun bir barınaktan evimize gelişinşn hikayesini okumak isteyenler içeri buyursunlar...
Epeydir eşimle birlikte barınaktan bir köpek alsak, hem biz onu kurtarsak hem de o bize arkadaşlık etse diyorduk.
Önce Yedikule Hayvan Barınağına gittik. Sağolsunlar çok güzel bakıyorlar köpeklere. O gün kendimizi pek hazır hissetmemişiz demek ki, sadece bağış yapıp evimize başbaşa döndük.
Evde internetten sahipsiz ve barınak köpeklerinin ilanlarına bakınmaya başladık. Küçük ırktan bir oğlan arıyorduk. Özellikle www.benisahiplen.com ve www.sahibinden.com da aradık durduk. Facebooktaki çeşitli barınak ve sahiplendirme sayfalarına üye olduk. Karşımıza hep büyük köpekler çıkıyordu. Çoğunun hikayesi içler acısıydı. Evimiz azıcık daha büyük olsa kesinlikle onlardan biri şu an bizimle olurdu. Ama minicik evimizde onu mutsuz ederiz diye kendimizi tuttuk.
Neden sonra rastladık oğlumuza.(17.06.2011)
İşte ona aşık olduğumuz ilk resimler
Beykoz barınağında bulunuyormuş. Daha önce adını vermiyim, başka bir barınakta çok kötü şartlarda bakılıyormuş. Daha doğrusu tutuluyormuş. Oradan sahiplenilmiş fakat -ailenin ilk tecrübesi olması nedeniyle heralde-" bu köpek serdiğimiz çarşafa yatmıyor gidip taşa yatıyor" gerekçesiyle geri getirilmiş. Kalbi çok kırılmış olacak ki, Beykoz barınağına dönünce hastalanmış, kennel cough- barınak öksürüğü olmuş.
Barınak gönüllüsü sevgili Barış Hanım facebook sayfasında sıklıkla oğlumuzun resimlerini paylaşıp adeta yalvarmış, kurtarın onu barınaktan diye. Neyseki rastladık ilanına. Hemen irtibata geçtik, o kadar sevindi ki anlatamam. Telefonda ikimiz de çok heyecanlıydık Daha önce birkaç günlüğüne evinde misafir etmiş bizim oğlanı, ama kedileriyle hiç anlaşamadığı için malesef tekrar geri dönmüş bizim oğlan barınağa.
Yine barınak gönüllüsü olan Aysun hanımla irtibat kurup evimize yakın bir yerdeki veteriner kliniğine getirilmesi için organizasyonu yaptı Barış Hanım.
Ertesi gün sabah 9 gibi alacaktık oğlumuzu. Saatler geçmiyordu. Huyları nasıldı acaba? Sitemizde bulunan birsürü köpekle anlaşabilecek miydi? Havlayıp komşuları rahatsız eder miydi? Karşı komşumuzun yeni yürüyen oğluna bir zarar verir miydi? Bize karşı agresif olur muydu? O gece hiç uyuyamadım. Sabah 5te ayaklandım :)
Veteriner kliniği açılınca biz hemen düştük yola. (18.06.2011)
Ve onu ilk gördüğümüz an... Ürkek, sakınan tavırlar, kaygan taşta yürümek istemiyorum, bırakın beni diye tasmaya direnen bir can.
Hiç kuyruk sallamadı, masumca baktı sadece.
Kontrolleri yapıldı, kendi tasmamızı taktık, ama yürümek istemiyordu. Eşim aldı kucağına, dışarı çıktık. Beton zemine gelince yine yere koyduk. Pıtış pıtış bir güzel de yürümesin mi :)
Yol boyunca çişini yapmak için bizim durmamızı bekledi. Yolda zaman zaman öksürük nöbetleri tuttu, biraz zor nefes aldığı için hızlı yoruldu, dinlenmek istedi. Apartmanın önüne geldğimizde ise yine kitlendi, evet parlak-kaygan zemin... Galiba barınağı çağrıştırıyor ona taşlar.
Evimize girdik, ona minderini gösterdik. Hemen girdi kuruldu içine. Biraz ürkek ama sakince poz verdi bize.
O gece pek uyumadı. Saat başı orda mıyız diye bizi kontrol edip tekrar yerine döndü. Bunu görmek bizim için gerçekten çok zordu. O gece ona söz verdik, merak etme, seni hiç bırakmicaz...
Ertesi gün (19.06.2011) öksürük biraz azalmaya başladı. Biz eve girince kuyruğunu salladı kibar kibar. Çok mutlu olduk.
Kuru mama yemiyordu. Vitamin şurubunu verebilmek için mecburen köfte vermemiz gerekti :) Maşallah iştahı yerindeydi :)
Günden güne iyileşti, öksürük artık sadece çok heyecanlandığında oluyor. Vitamin şuruplu köfteye devam :) Artık biz eve gelince kibar kibar kuyruk sallamıyor, coşuyor :)
Yürüyüşe çıkacağı zaman kimi zaman yine direniyor ama genellikle resimde gördüğünüz gibi mutlu oluyor :)
Onu çok seviyoruz. İyileştiğinde dünyalar bizim olacak. Donukluğu, durgunluğu günden güne yavaşça azalıyor.
Bir gün bizi gördüğünde göbek de açarsa tamamdır bu iş dicez :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder